Şevket SAYILGAN / Ekonomis

tsevket.sayilgan@dunya.com

Kapitalizmin sanayi devrimi ile birlikte modern toplumlarda yarattığı etki zamanla sosyal çelişki ve sorunlar yaratmıştır. Bu süreçler beraberinde dönüşümleri ve yapısal değişimleri getirmiştir.

Bu değişimler Sosyal devlet anlayışının da tetikleyicisi olmuş ve bugün geldiğimizde toplumlar görece kapitalizm ile uzlaşmasını bu şekilde sağlamıştır. Ancak yaşanılan sorunlar bu konuda köktenci çözümlere ihtiyaç duymakla birlikte, daha çok reformist yaklaşımlarla sosyal devleti öne çıkarmış ve bu şekilde yönetimsel sorunlara çözüm aranmıştır.

Sosyal devlet nedir?

Sosyal devlet kavramı, temel ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çeken bireylerin ve toplumun refahını korumak amacıyla devlet tarafından sunulan hizmet ve yardımların bütünüdür. Birçok ülke, bu hizmetleri sağlamak ve toplumun sosyal ihtiyaçlarını karşılamak için sosyal devlet politikalarını benimsemiştir.

Sosyal devlet politikaları, toplumun dezavantajlı kesimlerine öncelik tanıyarak, onların ihtiyaçlarını karşılamada yardımcı olur. Eğitim fırsatlarının eşit dağılımı, sağlık hizmetleri, işsizlik sigortası, emeklilik yardımları ve diğer sosyal yardımlar, yaşam standartlarını yükseltir. Bununla birlikte, sosyal devlet politikalarının uygulanması masraflıdır ve kaynakları dengeli kullanmak önemlidir.

Bunun için, vergi sistemi ile gelir dağılımı arasında dengeli bir ilişki kurulmalıdır. Bu, toplumun her kesimindeki bireylerin vergi yükünün eşit şekilde dağıtılmasını sağlar. Tüm bunlar, sosyal devlet kavramının günümüzde daha da önem kazandığını göstermektedir. Son yıllarda, pek çok ülkede yeniden canlandırılan sosyal devlet politikaları, toplumsal kalkınmaya yardımcı olmuştur.

Bu nedenle, sosyal devlet politikalarının uygulanması, yalnızca ferdi değil, toplumsal mutluluğun ve üretkenliğin artması açısından da büyük önem taşımaktadır. Sosyal devlet uygulamalarının en önemli göstergelerinden biri ücretli çalışan sayısının değişimi ve Sosyal Güvenlik Sistemindeki Aktüer dengedir. Bu konuda Haziran 2023 verilerine bakacak olursak (Tablo 1)

Son bir yılda toplam ücretli çalışan sayısında sadece yüzde 2’lik bir artış yaşanırken, temel sektörlerden olan Sanayi sektöründe artış olmadığı gibi düşüş gerçekleştiği görülmektedir. Ticaret ve hizmet sektöründe yüzde 2,8, inşaat sektörün de ise yüzde 6,9 artış olduğu görülmektedir.

Üst gelir grubu ülkeler ve sürdürülebilir büyümenin bu tablodaki artış ile olmayacağı açıktır. Sosyal devletin bir diğer önemli göstergesi de sosyal güvenlik sisteminin yapısıdır. Sosyal güvenlik sistemi, toplumun sağlık, işsizlik, yaşlılık, engellilik gibi çeşitli durumlarda gelirinin azaldığı veya ortadan kalktığı dönemlerde sosyal korumaya ihtiyaç duyması nedeniyle oluşmuştur. Bu koruma, bireylerin hayat kalitesini korumak, sosyal adaleti sağlamak ve farklı zorluklarla mücadele etmek için tasarlanmış bir sistemdir.

Sosyal güvenlik sosyal devletin güvencesi

Sosyal güvenlik sistemi, her ülkede farklıdır, ancak temel amaçları benzerdir. Temel amaç, herkesin temel hayat ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli seviyede gelire sahip olmasını sağlamaktır. Bu sistem, insanların yaşam standartlarını korurken toplumun refahını da artırır.

Yaşlılık, sağlık sorunları ve engellilik gibi durumlarda, sosyal güvenlik sistemi insanların ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı olur. Bu yardım, sağlık harcamaları, ilaçlar, fizik tedavi ve diğer sağlık ihtiyaçları da dahil olmak üzere çeşitli şekillerde sunulur. Sosyal güvenlik sistemi aynı zamanda ailelere de yardımcı olur. Çocukların eğitim harcamaları, doğum yardımları, ebeveynlere yönelik destekler ve diğer sosyal hizmetler, aileleri desteklemeye yardımcı olur. Bu destekler, eşitlik ve adalet sağlamaya yardımcı olur ve toplumsal çıkarlara hizmet eder. (Tablo 2)

Yukarıdaki tablo ülkemizin gündeminde olmayan ama ekonomik sorunlarımızın çekirdek sebeplerinden birini oluşturmaktadır. Ana gösterge Toplam aktif sigortalının ne kadar pasif sigortalıyı karşıladığıdır (Aktüer denge). Bu oran Mayıs 2023 verilerine göre 1,7’dir. Genel kabul görmüş oran ise 3 olmasıdır. Bu fark kamu açığını, borçlanma ihtiyacını enflasyon ve beraberinde sürdürülemez ekonomik yapının ortaya çıkmasına neden olmaktadır.

Son söz: Sosyal devlet anlayışı bir toplumun en önemli sigortasıdır.